2 Ekim 2007 Salı

Katiri Niye Getirdik

BİR fabrika müdürünün arabası tenha bir yolda arızalanmıştı. Müdürün acil bir toplantı için şehre gitmesi gerekiyordu. Yakında bulunan bir dağ köyüne yürüyerek gitti. Köydeki biricik vasıta bir katır arabasıydı. Katırcı da şehre gitmek üzereydi.
Katırcı, müdürü şehre götürmeyi kabul etti. Fakat yola çıkmadan önce şunları söyledi:
"Bak, sana baştan söylemiş olayım. Yollar çok bozuk. Ben katırım Cici'ye acele ettiremem. Yıllardır bana hizmet ediyor. Ona iyi bakmalıyım."
Yola çıktılar.
Bir süre taşı bir yolda çalkalana çalkalana ilerledikten sonra, arabacı durup ileriyi gösterdi:
"Önümüzde tepe var" dedi. "Bu yol Cici için çok dik. Sen arabadan in ve bu tepeye çık!"
Müdür:
"Başa gelen çekilir!" diyerek, arabanın yanında yürüye yürüye tepeyi tırmandı. Biraz gittikten sonra, arabacı gene durup:
"Bir tepeye daha geldik" dedi ve ilave etti:
"Bu sefer sen arabada dur, ben inip yürüyeceğim."
Biraz sonra arabacı bir başka tepeyi gösterip:
"Bu diğerlerinden çok daha diktir, bu sefer ikimiz de inip yürümeliyiz. Zaten Cici de çok yoruldu" dedi.
Sonunda yürüye yürüye şehre vardılar. Müdür cüzdanını çıkarıp arabacıya parayı öderken şunu söyledi:
"Ben şehre gelmeye mecburdum. Sende mecburdun; pazara gidicektin. Bütün bunlar güzel ama, şunu bana söylesene: Cici'yi niye beraberimizde getirdik?"

(yazarı bilinmiyor)

Hiç yorum yok:

 
Müzik indir | Film indir |